Hepsi de hayatta bir şeye kafayı takmıyor
Cemre, Yasemin, Eren, Gulcin... Bu kizlar 2.5 ay once cikan albumleri 50 bin satisa ulasan dort citir kiz...
Yaslari 19'la 21 arasi... Bu kizlar, bir enteresan... Yasama hic agir takilmiyorlar... Dunyaya, sorunsuz bakmaya calisiyorlar...
Daha bu yasta "Fazla sterese girme... Erken yaslanma..." psikozundalar....
Cemre, Yasemin, Eren, Gulcin... Bu kizlar 2.5 ay once cikan albumleri 50 bin satisa ulasan 4 citir kiz...Yaslari 19'la 21 arasi...
Aslinda daha da kucuk gosteriyorlar... Trabzon'da Karadeniz Teknik Üniversitesi'ndeki konserlerinde tam 40 bin kisi varmis...
Öyle diyorlar... Bu kizlar bir enteresan... Yasama hic agir takilmiyorlar... 3 yasindan, 13 yasindan hayranlarinin sevgi selinde, hayati icim icim bir su gibi iciyorlar..
. Yasemin arabalara merakli... Bir an once mutlaka bir spor araba sahibi olmak istiyor...
Eren aralarindaki tek asik kiz... Erkek arkadasi, hep evlerinde oldugundan, onu simdiden aileden saymaya baslamis...
Digerleri, konserlerden daha asik olmaya firsat bulamamislar... Tabii bunda hayran kitlelerinin de onemli bir rolu var...
Ne de olsa hayran kitlelerinin yuzde 50'si 3-13 yas arasi... Ancak muthis populerler... İnternette albumleri 95 bin kez indirilmis...
MUHTAR: Ne kadar oldu bir araya gelisiniz?
CEMRE: Arkadas olarak 10-12 sene, 7-8 yaslarindan beri beraberiz.
MUHTAR: Peki 7-8 yasindan beri boyle bir grup mu olusturmayi planliyorsunuz?
CEMRE: Hayir, bes sene once basladik ama uzun zamandir hayal ediyorduk.
MUHTAR: Kimin aklina geldi bu?
KIZLAR: Hepimizin.
Hepsi'NDE HER ŞEY VAR!
EREN: Ortaokuldayken muzik gruplarina inanilmaz bir hayranligimiz vardi, ozellikle de erkek muzik gruplari cok modaydi o zamanlar.
Backstreet Boys gibi... Buradan cikti 'bir grup kuralim' fikri.
GÜLÇİN: Tabii biz hayranlik duydugumuz o gruplarin seviyesinde daha degiliz ama insallah olur. Hayranlikla baslayan bir hevesti.
MUHTAR: Yani siz simdi hayranlik duydunuz ondan dolayi da biz bir grup kuralim dediniz, sonra?
GÜLÇİN: Aslinda ilk basta vokalleri paylasiyorduk, cok sesli sarkilar olduklari icin grup olarak bu vokalleri boluserek soyluyorduk. Bu da bize bir grup kuralim fikri verdi.
Aldik basimizi gittik. Soylerken grup olduk. İsmimiz de yoktu, cok uzun sure isimsizdik biz.
MUHTAR: "Hepsi" ismini nereden buldunuz?
YASEMİN: Mete Özgencil buldu. Hepsi su anlamda: Hepsi konservatuvarda okuyor, hepsi dansci, hepsi sarki soyluyor, hepsi dost. Her sey var hepsinde, o yuzden 'Hepsi'.
MUHTAR: Siz her seyi kapsadiginiz icin...
CEMRE: Şoyle dusunun. Dans ediyorlar mi? Evet hepsi ediyor. Şarki soyluyorlar mi? Evet hepsi soyluyor. Ee muzik var mi? Evet hepsi var.
MUHTAR: Muzik yaparken nasil bir felsefeniz " var? Ben sozlerinize falan baktim cok degisik sozleriniz...
EREN: R&B bizim muzigimizin ismi.
MUHTAR: Ne bi? EREN: Ar an bi, ar an bi.
MUHTAR: Ne demek? Hayir R&B'yi insanlar bilmez degil mi?
EREN: Dogu var, pop da var, farkli enstrumanlar var. Turk enstrumanlari, karismis bir muzigimiz var.
CEMRE: Turkiye'de yasiyoruz, Turkiye'de pop dinleniyor. İnsanlarin Dogu ezgilerinden alinmis bazi seyler hosuna gidiyor
. Biz muzigimizin arasina darbukalar koyduk Turkiye'ye de yakin olsun diye.
MUHTAR: Peki kac kisi izliyor siz konser verdiginiz zaman?
CEMRE: İlk konserimiz Trabzon Teknik Üniversitesi'nde oldu. İlk basta 30 bin kisi vardi, konser sirasinda 40 bin kisi olmustu, inanamamistik bu kadarina.
MUHTAR: 40 bin kisi mi
CEMRE: Evet, 40 bin kisi, biz inanamadik. 'Kac kisi var?' diye sorduk. '40 bin kisi kadar var' dediler.
MUHTAR: Sonraki konserleriniz?
YASEMİN: Sonra Kilyos Solar Beach'te verdik. Orada o kadar cok kisi yoktu.
CEMRE: Hava soguktu Kilyos'ta. Acik hava diye oyle oldu. Çok serindi fakat yine de kalabalikti.
EREN: Şimdi ayin 23'unde Didim'de daha sonra Bogazici Üniversitesi'nde konserimiz var.
'LARÇ' BİR HAYATIMIZ VAR!..
MUHTAR: Peki hayat felsefeniz ne? Nasil bakiyorsunuz hayata?
EREN: Ben bunu birkac sene once kendime sey yaptim ama ne kadar dogru bilmiyorum.
Bir seyleri cok fazla kafaya takmamayi, hani boyle daha 'larc' hayat... Yani her sey zaten bir sekilde oluruna variyor. Bir de her sey artik hayirlisi olsun falan...
MUHTAR: Stres yapma diyorsun yani?
EREN: Stres yapmayacagim evet, bunun ileride bana faydasi olacagini dusunuyorum.
MUHTAR: Genc ve dinc kalacagim diyorsun...
EREN: Genc ve dinc kalacagim ama bazen "Bu nasil bir lackalik sendeki" denebiliyor.
MUHTAR: Nasil lackalik, ailen mi diyor bunu? EREN: Hayir ailem degil, arkadaslarim diyor.
YASEMİN: Ben de ayni sekilde yani beni uzmeye calisan biri varsa hic onu takmayacagim. 'Birak kendi uzulsun kendi kazdigi kuyuya kendi dussun' mantiginda gidiyorum.
MUHTAR: Beni uzmesine izin vermeyecegim dedigin, bir erkekten mi bahsediyorsun?
YASEMİN: Herhangi biri olabilir; disaridan, okuldan biri de olabilir bu, arkadasim da olur... Herhangi biri, illa erkek arkadasim olmasi gerekmiyor.
MUHTAR: Hayir yani 'Beni uzmesine izin vermeyecegim' deyince dedim herhalde...
YASEMİN: Hayir yani cunku cikabiliyor oyle o tarz insanlar konservatuvarda genellikle
. O yuzden o tarz iliskilere pek yaklasmamaya calisiyorum yani insanlari acikcasi tanimak daha mantikli geliyor
. Eskiden tanimadan direkt samimi olurdum arkadas olurdum ben, bu benim canimi cok acitti.
MUHTAR: Peki yani nasil bir felsefe? Örnegin; hayattaki hangi felsefenizi kendi hayranlariniza vermeyi dusunursunuz?
YASEMİN: Hic kimseye benzemeye calismasinlar mesela kendileri olsunlar.
HER ŞEYİ AKIŞA BIRAKMAK LAZIM
EREN: Hicbir zaman bir seylere ulasmak icin pes etmemeleri gerekiyor.
Çunku biz bu ise, iste atiyorum 14-15 yasinda basladik o zaman cocukluk hevesi hemen olsun istiyorduk her seyi.
Ama bizi gercekten boyle 4 sene sakin sakin san derslerimiz, dans derslerimiz oldu munazara calismalarimiz oldu yani herkesin kendini gelistirmek icin.
MUHTAR: Niye takmıyorsun hayati?
EREN: Bundan birkac sene once oturdugum sitede Suha Abi diye biri var, 55 yaslarinda. Simsiyah saclari var yani bir tane beyazi yok adamin basinda, her zaman guluyor.
Pozitif enerji var ustunde, yani genc gibi yani otuz yaslarinda falan gibi surekli isi guzel, hayati guzel, her seyi cok guzel gidiyor.
Sonra ogrendim; hicbir zaman stres yapmiyor ki, tavirlari da oyle. Hicbir seyi takmıyor. Sonra islemis kafama.
MUHTAR: Yani sen yaslanmak istemiyorsun, hep genc kalmak istiyorsun ondan...
EREN: Sanirim o yaslilik enerjisini su an kabul etmiyorum ama ileride edecegim kesin ama simdi dusunmek istemiyorum;
saclarim gec beyazlasin boyle genc takilayim, genclerle olayim ileride falan diye.
GÜLÇİN: Her seyi akisina birakmak lazim,
pozitif dusunmek ve herkesi oldugu gibi kabul etmek lazim cunku yani insanin istedigi gibi olmuyor her sey,
bunlari kendi icinde kabullenip halletmek gerekiyor ki, kendini uzmemek lazim sonuc olarak
Perş. Şub. 22, 2007 8:26 pm
